25 Şubat 2015 Çarşamba 21:11

 

  İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda yaşanan olay, ne yazık ki  korunup, rehabilite edilip, topluma kazandırılmaları  gereken suça itilmiş  çocuklarımızın, devlet tarafından korunamadığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Dolayısı ile  Ceza evlerinde  dezavantajlı durumdaki çocuklarımızın   eğitilip, desteklenerek, onurlu ve verimli  birer  vatandaş konumuna ulaştırılabilmeleri bir yana,  daha da zor durumlara itildiklerini görmenin büyük acısını yaşıyoruz. Toplumun vicdanını sarsan Pozantı’dan sonra  Şakran  Cezaevi olayı; Anayasa, Çocuk Koruma Kanunu ve Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde yer alan çocukları koruyucu tedbir ve taahhütlerin zamanında ve  halen yerine getirilemediğinin de önemli bir göstergesi olmuştur. Kapalı ceza evlerinde, ağır suçlu konumunda olan büyükler ile aynı ortamda yaşayan, çaresizliğe terk edilen bu çocuklar bizim çocuklarımızdır. Islah evlerinde kazanıp,  geleceğe umutla bakmalarını sağlayacağımız bu çocuklar, kapalı ceza evlerinde, şiddet ve istismara uğramakta, sosyo-emosyonel birer varlık olarak suçu ve suçluluğu daha  da ağır  bir biçimde  yaşamakta, benimsemekte ve giderek kaybedilip, yok edilmektedirler.

Cezaevlerinde yaşayan tüm çocuklarımızın, bir an önce ıslah evlerine taşınması, psikolojik tedavilerinin yapılması için gerekli tedbirlerin alınması, kapalı ceza ve tutuk evleri yerine,  açık ceza evleri  ve ıslah evleri oluşturularak,  çocuklarımızın topluma kazandırılmaları için iyileştirici  çalışmaların hızlandırılması şarttır. Ülkemiz açısından bu büyük ayıbı  bundan sonra yaşamamak için gerekli her tür hukuksal ve kurumsal  tedbirlerin bir an önce alınmasını istiyor, bekliyor.  

Bütün bu olayları çocuklarımıza özür borçlu olarak esefle kınıyoruz. Cezaevlerinde annelerinin yanında hiçbir suçu olmadan yaşayan tüm çocuklara, Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu olarak her türlü desteği sunmaya hazırız.

Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu adına

Başkan Av Figen Özbek

 

Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu hakkında:

Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu; BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 0-18 yaş grubundaki çocuklara tanıdığı; yaşama, gelişim ve beslenme, katılım, korunma ve barınma, eğitim haklarının çocuğun öncelikli yararı esas alınarak geliştirilmesi, hak ihlallerinin önlenmesi için bilgilendirme ve farkındalık yaratma çalışmaları yapılması, tüm çocukların yetenekleri doğrultusunda fırsat eşitliğine dayanılarak özgüvenli bireyler olarak yetişebilmeleri için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, çeşitli Sivil Toplum Kuruluşları gibi kurumlarla iş birliği yapılarak çocukları her yönden koruma amacıyla kurulmuştur. Aile Hukuku Derneği, AKUT Vakfı, Açık Kapı Sosyal Sorumluluk Derneği, Bebek Ruh Sağlığı Derneği, Çocuk Hakları Zirvesi ve Kalkınma Derneği, Çift ve Aile Terapileri Derneği, Çelikel Eğitim Vakfı, Çağdaş Eğitim Vakfı, Hayat Sende Gençlik Akademisi Derneği, Hayat Boyu Eğitim Gelişim Derneği, Koruyucu Aile, Evlat Edinme Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı ve Yaratıcı Çocuklar Derneği’nin aralarında bulunduğu 14 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek kurduğu platform; insan haklarının çocukluk yıllarında öğrenilmesi gerektiğini; demokrasi ve hukukun üstünlüğü kavramlarının ve her türlü ayrımcılıkla mücadelenin de eğitim ve öğretimin bir parçası olarak kavratılmasının önemli olduğunu savunmaktadır.

 

AKUT Basın İlişkileri Birimi


DESTEK VERENLER