14 Haziran 2015 Pazar 14:37

                     

 

AKUT Arama Kurtarma Derneği kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanımız Ali Nasuh Mahruki, spora verdiğimiz destekler hakkında Doğan Haber Ajansı'na açıklamalarda bulundu.

Nasuh Mahruki, 'Spor bizim için çok önemli. Şu an bile AKUT'un Yönetim Kurulu'nda 3 tane sporcu var. Ben milli dağcıyım, ikinci başkanımız milli hentbolcu, çok uzun yıllar kalecilik yapmış milli takımda, genel sekreterimiz kürekçi uzun yıllar Balkanlar'da ve Avrupa'da dereceleri olan sporcu. Dolayısıyla sor bizim için çok önemli. Zaten AKUT'u kuran kadro da sporcu. AKUT'u da bir avuç dağcı kurdu. Dağcı arkadaşlarımla bir araya gelir 1994 Kasım'ında olan talihsiz bir dağ kazası sonrasında bu konular hakkında düşünmeye başladıkça Türkiye'nin eksikliğini hissedip, arama ve kurtarma konusunda bizim gönüllü olarak bir şeyler yapmamız gerektiğine karar vermiştik ve neticesinde dağcılar tarafından kuruldu. Dolayısıyla sporu önemsiyoruz' şeklinde konuştu.

'ÇOK NİTELİKLİ VE BAŞARILI KARDEŞLERİMİZİ DE AKUT'UN TAKIMLARINA DAHİL EDİP SPORDA KALİTEYİ YÜKSELTİYORUZ'
AKUT'un bir avuç dağcı ile arama kurtarma takımı olarak hayata başladığını ve daha sonra çok etkin bir sivil toplum kuruluşuna verildiğini ifade eden Mahruki, 'AKUT Türkiye'nin en güvenilir kurumu seçildi. Yıllar içerisinde derneğin yanı sıra vakıf, spor kulübü, enstitü, çocuk akademisi, üniversitelerde topluluklar, liselerde kulüpler gibi bu şekilde yeni açılımlarla Türkiye'de çok etkin işler başaran bir harekete dönüştü. Bu sürecin içerisinde spor kulübünü de 4-5 yıl önce kurmaya karar verdik. Çünkü baktık içimizde bir çok sporcu arkadaş var ve dağcılık, atletizm gibi sporlar yapıyorlar bunu kendi çatımızda kullanalım dedik. AKUT'un yönetim kurulundaki neredeyse herkes motosiklet kullanıyor. Ekip liderlerimizin ve gönüllülerimizin bir çoğu motosiklet kullanıyor. Türkiye'de spordaki kaliteyi yükseltmek, başarıyı, niteliği yükseltmek için spor kulübüne kaynak aktarmak istedik. Şu anda dağcılık, atletizm, kayak ve snowboard var. Çok başarılılar milli takıma sporcu veriyorlar. Motosiklet var geçen sene pist şampiyonasında Türkiye Şampiyonu olduk. Çok başarılı Can ve Deniz gibi genç kardeşlerimiz var ki, asıl onlara ağırlık vermeyi önemli buluyoruz. Özellikle çocuklar bizim için çok önemli çünkü AKUT'un gösterdiği performans ve kalite.. Bir taraftan da bu çocuklar başarılı sporcular ve başarılı öğrenciler. Hayatının bir çok alanında bu çocuklar başarılı. AKUT'un markası, toplumdaki algısı, değeri ve saygısı ile birlikte bu tür çok nitelikli ve başarılı kardeşlerimizi de AKUT'un takımlarına dahil edip hem sporda kaliteyi, niteliği ve başarıyı yükseltiyoruz hem de biz ve bizi seveler gururlanıyor, çocuklarında önlerinde yeni kapılar açılıyor. Bu iki çocuk Avrupa şampiyonu. Milli takım sporcuları, Avrupa şampiyonu ve ikizler bizim için çok gurur verici süreç. Hakikatten de bizim de görmek istediğimiz buydu sporda. Özellikte biz bunu şu süreçte fark ettik başarı tembelliği diye bir şey var. Başarı tembelliği eğer bir kapalı sistem içerisinde başarıyı zorlayan rakipler yoksa o sistemdeki başarılı sporcular bir şekilde asgari çalışarak o performanslarını devam ettiriyorlar. Daha fazla çalışmıyorlar. Türkiye'deki kayak ve snowboard'un kalitesi AKUT Spor Kulübü'nün kar sporları branşı kurulduktan sonra bir anda değişti. Çünkü biz girene kadar Türkiye'deki başarı Palandöken, Sarıkamış, Kayseri, Bursa civarlarındaki çocuklardan çıkıyordu. Ama biz başka bir teknikle girdik olaya. Eğitim kalitesini yükselttiğiniz zaman sonuçta İstanbul'da bu çocukların hepsi. İstanbul'da kayak yapılacak yer mi var. Ama İstanbul'daki AKUT Spor Kulübü'nün Kar Sporları Branşı'nda yarışan çocuklar kışın Avusturya'ya kampa, yazın ise çim kayağı kampına gidip özel eğitimler alarak kaliteyi bir anda yükselttiler. Burada benzer bir süreci motosiklette de yaşıyoruz, yaşayacağız önümüzdeki süreçte. Tayfun Akın branşımızın başındaki kişi, çok hakim konuya. Motosiklet camiasındaki herkesi tanıyor, kendisini çok sevdirmiş ve süreci çok iyi biliyor. Bu genç çocuklar da kendi içlerinde çok başarılı çocuklar, Avrupa şampiyonu olmuşlar. Artık AKUT'un temsil ettiği marka ile bu çocukları birleştirdiğimizde ortaya çıkan sinerji Türkiye'deki motosiklet branşındaki kaliteyi de yükseltecek' ifadelerini kullandı.

'TÜRKİYE'DE SPONSORLUK KAVRAMI OLMASI GEREKEN YERDE DEĞİL'
Derneğin kaynaklarını yasal olmadığı için spor kulübüne kullanamadıklarını ve spor kulübünün kendi kaynakları üretmesi gerektiğinin altını çizen Nasuh Mahruki, 'En önemli konu sponsorluk. AKUT'u herkes dernek tarafından biliyor. Biz AKUT Derneği'ne bağış topluyoruz hayat kurtarabilmek için. Gördüğünüz kampanyalar AKUT Derneği üzerinden yapılan kampanyalar. AKUT Derneği, bütün sosyal sorumluluk ve eğitim projelerimizi takip ediyor. Spor Kulübü ise ayrı bir yapılanma. Derneğin kaynaklarını spor kulübüne kullanamıyoruz, yasal değil böyle bir şey. Spor kulübünün kendi kaynaklarını geliştirmesi gerekiyor. Burada tabii ki maalesef Türkiye'de sponsorluk kavramı olması gereken yerde değil. Amatör branşlarda %100 vergiden düşülüyor. Yani AKUT Spor Kulübü'ndeki branşlardan herhangi birisine bağış yapan insanlar %100 vergilerini düşebiliyorlar. Bu büyük bir avantaj aslında ama bunu daha çok anlatmak gerekiyor. Dolayısıyla sponsorluğa ihtiyacımız var. Burada özellikle alt yapıya yatırım yapmak istiyoruz, motosiklet branşında da'

AKUT'TAN YENİ BİR SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ
Doğal afet alanında önemli projeler hayata geçirerek insanların bilinçlenmesine katkı sağlayan AKUT bu sefer de 2 tekerlekli araçlar ile ilgili bir proje ile halkı bilinçlendirmeyi amaçlıyor. Gezici bir araç yapıp halkı bilinçlendirmeyi amaçladıklarını vurgulayan Mahruki şu ifadeleri kullandı: 'Hatta bizim Türkiye'nin çok iyi bildiği gezici bir afet eğitim projemiz var. Bir tane deprem similatörü götürüyoruz iki oda var biri sabitlenmemiş eşyalar biri ise sabitlenmiş eşyalar. Bütün Türkiye'yi 2 kere dolaştık bir kere de 5 yıl boyunca ilçeleri dolaştık. Şimdi de özellikle 2 tekerlekli araçlar içim motosiklet ve bisikletle alakalı çocukların, yetişkinlerin daha bilinçli daha güvenli sürüş deneyimli yaşamalarını ve günlük hayatlarında motosiklet, bisiklet kullanarak hem havaya salınan karbonmonoksitten kurtarmak hem de bilinçli spor yaptırmak gibi amaçlar güderek sporcu yetiştirmek istiyoruz. Bununla alakalı da desteğe ihtiyacımız var. Bir çok şeyi çözdük, kaynağını da oluşturduğumuz taktirde Türkiye'nin 81 ilini dolaşıp oralarda bu iki teker bilincini, güvenli sürüş tekniklerini, kask kullanmanın önemini, defansif araç sürüş tekniklerini öğreteceğimiz bir proje bu aslında.'

AKUT SPOR KULÜBÜ MOTOSİKLET ŞUBE SORUMLUSU TAYFUN AKIN: 'ÖNCÜ BİRLİK OLARAK MOTOSİKLET KULLANMAYI AMAÇLIYORUZ'
AKUT'ta 2001 yılından beri gönüllü olarak çalışan ve AKUT Spor Kulübü'nün Motosiklet Şube Sorumlusu olan Tayfun Akın, '2001'den beri tek idealim motosiklet birimini kurmaktı çünkü biliyorsunuz doğal afetlerde motosiklet araçlara göre daha çabuk gidiyor. Öncü birlik olarak onu kullanmak istemiştim. Fakat 4 sene önce nasip oldu. 4 sene önce birimi kurabildik. Ben Motosiklet Federasyonu'nda da görevler alıyordum, kulüp kurmayı düşündüm. AKUT Spor Kulübü Motosiklet Şube'yi kurdum, federasyona müracaat ettim ve kulüp statüsüne kavuştuk. İlk senemizde hiç yarışçımız yoktu, Tolga Toprak, Nami Ekin ve Aras Özkaçar'dan oluşan bir takımımız vardı, üçüncü olduk bir puan farkla. Ondan sonraki sene birçok Türkiye şampiyonu arkadaş aramıza katıldı ve farkla Türkiye birincisi olduk. Bu sene ise tüm yarışçılar kırmadılar bizi şu an üçüncü ayak yarışımız bitti. Üçüncü ayak yarışında da neredeyse şampiyonluğu garantilemiş durumdayız' dedi.

'ALT YAPIYA ÇOK ÖNEM VERİYORUZ'
AKUT Spor Kulübü olarak alt yapıya çok önem verdiklerini belirten Tayfun Akın, 'İkizler bizi kırmadılar, kulübümüzden lisans çıkardılar bu sene. Gayet başarılı gidiyorlar. Şu an 4-5 yarış birden takip ediyorlar. Avrupa'da Süpermoto ve Cross'ta 1'inci ve 2'ncilikleri var. Türkiye'de 2012 yılından beri hiç bir zaman 1'inciliği ve 2'ncilikliği kimseye bırakmadılar. Bu arada 2 yarışçımız da milli oldular geçen sene. AKUT'un çok değerli milli yarışçısı var, kendilerine teşekkür ediyoruz. Öncü kardeşler daha önce Süpermoto ve Cross'ta yarışıyorlardı. Bu sene ise pisti deneyelim dedik ve pist motoru aldık. Pistte ilk yarışmalarına rağmen 18 yaş üstü ve altında pist rekoru kırarak şampiyon olarak devam ediyorlar yarışlarına' şeklinde konuştu

ÖNCÜ KARDEŞLER DÜNYA ŞAMPİYONU OLMAK İSTİYOR
4 yaşından beri motor kullanan ve 11 yaşından itibaren de yarışmalara katılan Can ve Deniz Öncü kardeşler dünya şampiyonasında birinci olmak istiyorlar. İkisi de AKUT'un lisanslı sporcusu olan ikiz kardeşlerden Can, 'Hedefim 250 CC'de dünya şampiyonu olmak. Bir sonraki yarışım Bulgaristan Pleven'de olacak, İnşallah orada da ben de kardeşim gibi birinci olmak istiyorum. Türkiye, Avrupa, Doğu Avrupa ve Balkan şampiyonuyum kardeşim ise hepsinin ikincisi durumunda' ifadelerini kullandı.

Deniz Öncü ise, 'Racing 250 CC'de yarışıyorum. Hedefim dünya şampiyonu olmak. Kenan Sofuoğlu gibi 600 ve 1000 CC'de dünya şampiyonu olmak istiyorum. İnşallah hedeflerim olur' dedi.

Mustafa Akın, İstanbul-DHA


DESTEK VERENLER